top of page

PREMIER LİG’DE SEZONUN 3 HAYAL KIRIKLIĞI



Premier Lig’de ilk sekiz maç sona erdi. Bir milli arayı geride bıraktık ve ikinci milli aranın tam da ortasındayken editörümüz Onurcan Özyurt, sizler için sezonun üç hayal kırıklığını belirledi.


MANCHESTER UNITED

“Geceleri iyi uyuyorum, Ronaldo’yu gönderdikten sonra bile uykum kaçmadı ve mışıl mışıl uyudum.” demişti Erik Ten Hag. İkilinin arası başından beri hiç iyi olmadı. Cristiano Ronaldo ise yaptığı açıklamalarda Erik Ten Hag’a saygı duymadığını defalarca belirtti. United’da bir problem vardı ve Ajax’tan gelen yeni menajer Ten Hag, bu sorunun sebebinin Ronaldo olduğunu söylüyordu.


Sezonu Şampiyonlar Ligi potasında tamamlayan Manchester United’da sular durulmuştu, Ten Hag gemiyi sağ salim limana yanaştırmıştı. Yapılacak takviyelerle birlikte 2023/2024 sezonunda şampiyonluk olmasa bile yine ilk 4’te yer almak en büyük hedefleriydi. Sezon başladığında işler yolunda gitmedi. Tam Mason Greenwood’la ilgili problemler çözüldü ve oyuncu takımdan ayrıldı diye düşünürken Antony’ye de şiddet suçlamalarıyla soruşturma açıldı. Üstelik olaylar sadece bununla bitmedi, bir önceki sezonun transferi Jadon Sancho da Erik Ten Hag’la anlaşamıyordu. Oyuncu kadro dışı bırakıldı.


Manchester United, son iki transfer döneminde 200 milyon sterlin civarında bonservis bedeli ödediği sağ kanat oyuncularından faydalanamıyordu. Takımın yıllardır kalesini büyük bir istikrarla koruyan De Gea gönderildi, yerine Onana’ya milyonlar verildi. Sular sürekli kaynadı, işler yolunda gitmedi. Şampiyonlar Ligi’nde Old Trafford’daki Galatasaray mağlubiyeti muhtemelen taraftarlarla Ten Hag arasındaki bağı kopartan son darbe oldu. Brentford maçında son dakikalarda geriden gelerek kazandılar fakat senaryo hep aynı:

Sezon içerisinde çok kötü günler yaşayıp zaman zaman toparlanan fakat günün sonunda kimseye umut vermeyen bir United. Üstelik ben bu yazıda takımdaki yönetim probleminden hiç bahsetmedim bile. Yukarıdaki satırlarda kendi fikrime yer vermedim, sadece olanları yazdım. İşte Manchester United, böyle bir hayal kırıklığı. Öznel değil, nesnel bir rezalet.


CHAMPONSHIP’TEN GELE(MEYE)NLER



Şu anda ligin dibinde yer alan dört takımın üçü, sezon başında Championship’ten yükselen ekipler. Luton Town, Sheffield United ve Burnley’e eşlik eden bir diğer takım ise önceki sezon lige yükselen Bournemouth. Championship’ten gelirken büyük bir gelire kavuşan bu takımların lige çıktıklarında kadro kalitelerini yükseltememiş olmaları lig adına üzücü. Geçtiğimiz sezon Bournemouth ve Nottingham, ligde kalmak adına başarılı olmuşlardı.


Burnley’yi Vincent Kompany’yle birlikte çıkış yakalama potansiyeli var olarak görüyorum. Savunmadaki problemlerini azalttıklarında özellikle iç sahada yıpratıcı bir takım olabilirler. Ligdeki zayıf takım sayısının varlığından dolayı da kendilerine bir pencere yaratabilirler. Fikstürlerinin de pek kolay olmadığını göz önünde bulundurmakta fayda var. Sekiz hafta içerisinde Chelsea, Newcastle, Manchester United, Aston Villa, Tottenham ve Manchester City’yle oynadılar. Fikstürün kolaylaştığı milli ara sonrasındaki performansları, benim hayal kırıklığı olduğuna dair iddialarımı boşa çıkarabilir. Zaten diğer yandan geçtiğimiz yılı Championship’te 46 maçta topladığı 101 puanla tamamlayan Kompany, menajerlik kariyerinde sınıf atlayıp atlamadığını tüm Premier Lig ve Avrupa futboluna göstermiş olacak. Bu tarz sıkıntılı durumlardan takımını, çok da iyi olmayan kadro kalitesiyle kurtarmayı başarabilirse, önümüzdeki yıllarda daha üst seviye takımlarda görev almak için büyük bir şans ayağına gelebilir.


Sheffield ve Luton Town ise Burnley kadar umut vermiyor. Özellikle Sheffield United bence ligde umut vermeyen tek takım. Bir yandan bu takımların lige çıkar çıkmaz büyük harcamalar yapmaması maddi anlamda sağlıklı, diğer yandan Championship çok büyük bir çöplük, geri döndüğünüzde neyle karşılaşacağınızı bilemiyorsunuz. Norwich City’ye tam da bundan oldu zira, biz hep düşsek de çıkarız dediler, geçen yıl çıkamadılar.


HAKEMLER

Yıllardır spor takip eden bir insan olarak hakemler hakkında çok az konuşmayı tercih ederim. Yakınımda futbolu seven birçok insan da benim gibi hakemleri oyunun doğal bir parçası olarak görür ve insan oldukları için hatalar yapabildiklerini düşünürler. Bu yıl, -2023/2024 sezonu- maalesef işlerin doğal akışından biraz uzaklaşmaya başladı.


Hayal kırıklığı yaratan maddeleri düşünürken üçüncü sıraya koyabileceğim bir takım veya oyuncu bulamamıştım, bazı takımlara da biraz haksızlık yapmak istememiştim. Premier Lig hakemler, bu sezonki performanslarıyla olumsuz anlamda maçları bir hayli etkiliyor.


Tottenham – Liverpool mücadelesindeki VAR hatası, çizginin yanlış çizilmesi hadisesi, işleri çok farklı bir noktaya getirdi. BBC yorumcuları Gary Lineker, Alan Shearer ve Micah Richards, Tottenham – Liverpool mücadelesinde yapılan ofsayt hatasının, VAR’ın karar verdiği önceki ofsayt kararlarını da tartışmalı hale getirebileceğini belirtti.


Yine bu olay sonrasında Arsenal – Manchester City mücadelesinde de Mateo Kovacic, yaptığı sert müdahalenin ardından kırmızı kart görmemiş ve VAR bu pozisyonu incelemesine rağmen kırmızı kart kararı çıkmamıştı.


Kısacası İngiltere’de hakemler konusunda sular durulmuyor. İngiltere’de hakemler yıllardır çok fazla hata yapardı fakat onlara ve standartlarına olan güven hiçbir zaman kaybolmamıştı. 2023/2024 sezonuyla birlikte bu güvenin biraz olsun sarsılmış olduğunu görüyoruz. FA, bu durumu bir an önce çözmeli zira İngiltere gibi bir yerde hakemlerin standardına yönelik güven azalırsa, kamuoyu baskısı işleri daha da kötü hale getirebilir.

139 görüntüleme0 yorum
bottom of page